Travma nedir?

Günlük hayatımızda zorlayıcı durumları nitelemek için kullandığımız kelimelerden olabiliyor travma: “ne kadar travmatik bir olay”, “travmatize olmuş olmalısın”, “çok travma yaşamış”, “bu onun için büyük travma oldu” gibi.. peki ruh sağlığı alanında terim olarak neyi ifade ediyor travma kelimesi, hiç merak ettiniz mi?

Bir olayın travma olarak tanımlanabilmesi için onu yaşayan kişide kaygı, korku, endişe ya da çaresizlik gibi hisler uyandırması; ayrıca kişinin fiziksel ya da psikolojik bütünlüğüne karşı bir tehdit oluşturması gerekir. Travmatik olaylar kişinin yaşadığı sırada anlam veremeyeceği, baş edemeyeceği kadar yoğun duygulara yol açabilir.

Yaşanan travmatik olaylara karşı verilen tepkiler kişiden kişiye farklılık gösterir; kimisi hızla hiç bir şey olmamış gibi hayatına devam eder, uzun bir süre hatırlamamak üzere olaya dair duygu ve düşüncelerini bastırır, kimisi yaşadığı travmatik olayın etkilerini yaşamdan zevk alamama ya da hayatını işlevsel bir şekilde sürdürememe olarak deneyimleyebilir. Hemen ortaya çıksın çıkmasın, özellikle erken yaşta yaşanan travmatik olayların kişi üzerindeki etkileri çok büyük olasılıkla zaman içerisinde kendisini kişilik yapısında, duygusal veya zihinsel eğilimlerinde gösterecektir.

Travmatik olaylar akla hemen gelebilecek doğal afetler, ölüm tehlikesi veya tehdidi, fiziksel veya psikolojik şiddet, taciz, tecavüz, kazalar, savaşlar, değer verilen kişilerin hastalığı ya da ölümü olabilmekle birlikte; sıklıkla gözardı edilebilen travmatik yaşantılardan bazıları çocukluk çağında yaşanan duygusal veya bedensel ihmal ya da sevgisizlik olarak sıralanabilir. Ayrıca bu tip olaylar bizim başımıza gelmese de, çok yakınımızdaki birinin yaşamasına tanık olmamız da travmatik olarak etkilenmemiz için yeterli olabilir.

Travmatik olayların üzerimizdeki etkileri farklı kriterlere bağlıdır; yaşanan olayın şiddeti, sıklığı, ne derece beklenmedik olduğu, kişinin farklı patolojileri olup olmadığı ve kişilik yapısı belirleyici faktörlerdendir. Travmatik olayları tecrübe eden kişiler, yaşadıkları bu olayı “kaderleri” gibi algılayarak, artık bundan sonra hiç bir şeyin eskisi gibi olmayacağını düşünerek umutsuzluğa kapılabilirler. Bu noktada etkinliği kanıtlanmış pek çok psikoterapi uygulaması devreye girerek, travmayı kişinin kaderi olmaktan çıkarabilir.

Bir Cevap Yazın

search previous next tag category expand menu location phone mail time cart zoom edit close